Elazığ, son günlerde sokaklarının boş kalmasıyla dikkat çekiyor. Kentin alışveriş caddeleri, ana bulvarları ve hatta küçük sokakları, alışık olmadığımız bir sessizliğe büründü. SARS CoV-2 pandemisi ile birlikte sair bir sosyal mesafe süreci yaşayan şehir, bu kez başka bir nevi hüsranla karşı karşıya. Elazığlılar, iş yerlerinin kapandığı ve insanların dışarı çıkmaktan kaçındığı bir dönemden geçiyor. Peki, şehirdeki bu ani boşluğun nedeni ne? İşte Elazığ'daki son durumu ve gelişmeleri sizler için derledik.
Elazığ, geçmişte ticaretin ve sosyal yaşamın canlı olduğu bir şehir olma özelliğine sahipti. Fakat son dönemde yaşanan gelişmeler, esnafı ve günlük yaşamı olumsuz yönde etkiledi. Yerel işletmeler, pandemi koşulları nedeniyle artık eski müşteri kalabalıklarını görmekte zorlanıyor. Dükkan önlerindeki boş tezgahlar ve kapalı mülkler, Elazığ’ın ticari hareketliliğini ne denli kaybettiğini gözler önüne seriyor. Kısa süre önce faaliyete geçen pek çok iş yeri, beklentilerin aksine müşteri bulmakta zorluk çekiyor. Sosyal medyada yapılan yorumlar da, Elazığlıların bu durumdan ne denli rahatsız olduklarını açıkça ortaya koymakta.
Son zamanlarda Elazığ’ın sosyal hayatında gözlemlenen değişikler, sadece ekonomik etkilerle sınırlı değil. Gençler, alışveriş merkezleri ve kafelerde buluşup zaman geçirecekleri ortamların ortadan kalkmasıyla, sosyal izolasyon deneyimlerine mahkûm oldular. Kentin sosyal dinamikleri, akşam saatlerinde sokakların boş kalması nedeniyle büyük bir darbe aldı. Elazığ’ın parkları ve yeşil alanları da, sessizliğiyle dikkat çekiyor. İnsanlar, parkta yürüyüş yapmanın ve güneşin tadını çıkarmanın yerini artık sanal etkinliklere bırakmış durumda. Uzun uzadıya yürüyüş yapmanın, arkadaşlarla sohbet etmenin veya sokaklarda akşam yürüyüşlerinin yerini paylaşım sitelerinde yapılan sanal sohbetler aldı.
Çeşitli yerel topluluklar, bu gidişata bir dur demek ve sosyal hayatı canlandırmak için çeşitli kampanyalar düzenlemeye başladı. Youtube ve Instagram hesapları üzerinden düzenlenen etkinlikler, gençlerin dikkatini çekmeyi başardı. Ancak, genel olarak Elazığ halkı hâlâ çok daha canlı bir sosyal hayata özlem duyuyor. Bu boşluk, sadece fiziksel değil zihinsel bir boşluğu da beraberinde getiriyor. Gezilere, festivallere ve sosyal etkinliklere duyulan özlem, şehirdeki bireyler arasında dayanışmayı artıran bir etken oldu. Elazığ’da artan yazılı ve görsel medya ile sosyal medya etkinlikleri, bu durumu daha da belirgin hale getiriyor.
Özel etkinliklerin yanı sıra, Elazığ’ın tarihi ve kültürel zenginliklerini ön plana çıkarmak amacıyla yapılan girişimler de dikkat çekiyor. Yerel yönetimlerin desteklediği kültür sanat etkinlikleri, boş sokaklara yaşam katmak adına önemli bir adım. Ancak beklenen katılımın sağlanamaması ve etkinliklerin sosyal medyaya kayması, bu sürecin önünde büyük bir engel olarak kendini gösteriyor. Elazığ’ın dinamiklerini yeniden canlandırmak, hem yerel yöneticilerin hem de bireylerin sorumluluğunda.
Sonuç olarak, Elazığ’da sokakların boş kalması, sadece bir görüntü değil aynı zamanda bir yaşam tarzının değiştirilmesinin ve ekonomik dönüşümün bir yansıması. Halkın sosyal hayatı ve şehir ekonomisi üzerindeki etkileri kısa vadede görünüyor; fakat uzun vadede Elazığ’ın kültürel ve sosyal yapısını derinden etkilemesi ihtimali de mevcut. Şehir, bu belirsizlikten kurtulmak ve eski canlılığına kavuşmak için hızla bir yol haritası çıkarma sürecine girmesi gerekiyor. Elazığ halkı, eski günlerini hatırlatan sıcak bir sosyal yaşam arayışında. Umut ediyoruz ki önümüzdeki günlerde Elazığ, renkli ve canlı sokaklarıyla eskiye dönme şansını yakalayacaktır.